İzleyip eve geldiğimden beri, aklımdan çıkmayan anlar var: Russell'ın ailesinden bahsettiği her sahne, babasıyla oturduğu kaldırım, dondurma, araba sayma oyunu, "genellikle sıkıcı şeyleri hatırlama.." durumları: Benim de uzun sayılabilecek bi süre, cuma akşamlarım aynı sıkıcılıkta geçtiği için yaşlarımı tutamadım o an: Tek başıma izleseydim filmi, muhtemelen bağıra böğüre ağlardım.. Filmde köpeklerin Kevin'i vurmak için attığı oklar battı sanki gözlerime..
Yazamıyorum, aslında böyle tüm her boku saçıp döksek: -ebilsek: Her şey o kadar ii/rahatlatıcı/arındırıcı olacak.. Başkasına yaramızı, larımızı göstermekten utanmasak filan..
Film, ötesi güzel: İlk 10 dksı bile için izlemeye değer.. Sonrasında hikaye gayet bildik, bilindik ilerliyor ama, yeni tatlar buluyoruz her bi köşesinde.. Çok leziz, müthiş..
*: Utanç konisi cidden fecii yarıcı bi buluş olmuş, tebrik etmek lazım ekibi :))
1 yorum:
İlk on dakikası bir ömür boyunca her gün sıkılmadan izlenebilir gerçekten.
Yorum Gönder