Scrapbook




Scrapbook, aslında o kadar da zor bi film diil, gayet sadist sahneler var, eet; hassas bi bünyeniz varsa, cidden içiniz kaldırmayabilir.. Ve fakat cidden o kadar da hazmı zor diil-
aslında zorluğu şuradan kaynaklanıyor: Scrapbook, diğer snuffa yakınsayan grafik şiddet filmleri gibi, şiddeti estetize etmiyor: Yani bu ne demek, bi Takashi Miike filmi gibi diil demek, Saw/Hostel serileri ve son dönemde pıtrak gibi çoğalan (Frontiere/s, Martyrs, Waz vs..) türdaşlarından farklı demek-
üstelik onlardan çok daha eski ('00 yapımı..)

Ve Scrapbook, şiddeti estetize etmeyen bu haliyle etkileyici bi gerçeklik hissine kavuşuyor: Saydığım şiddeti estetize eden filmlerde, çerçeveler, kadrajlar alışık olduğumuz estetik kalıplarla inşa edildiğinden, "film.." izlediğimiz hep aklımızın bi köşesinde durur: Scrapbook'taysa bi video kaset izliyormuş hissine kapılıyoruz, görüntülerin bilerek deforme edildiğinin farkında olsak da, Scrapbook, diğer filmlere oranla çok daha "gerçek.." duruyor..

Kısa bi özet geçmem gerekiyor tabii: muhteşem bi açılış jeneriği karşılıyor bizi: Sadece ses var, ekran karanlık, yazılar belirirken, bi kamyonet sesi geliyor, bunu konuşmalar takip ediyor: Clara, bi kadınla konuşuyor, nereye gittiğini bilmiyor, ne yapacağını da: Sonrasında yazı akışı bitiyor, kamyonetin kasası açılıyor ve ilk şok dalgası böğrümüzden yakalıyor bizi: Yanında ölmek üzere bi kadın var Clara'nın.. Leo, neredeyse ceset haline gelmiş, bağırsakları çıkmış bedeni alıp, kamyonetten aşağı attıktan sonra, ekranda Scrapbook yazısı çıkıyor..
Ve bi flashbackle film de akmaya başlıyor-
buna en son gelicem..

Sonrasında Leo'nun Clara'ya yaptığı işkenceleri izliyoruz: Sırasıyla, bağırma, dalga geçme, aşağılama, çimdikleme, tokatlama, tecavüz, üzerine işeme, üzerine beyaz bi sıvı (ne olduğunu çözemedim..) döküp, büyükçe bi çöp kovasına (konteyner diil..) koyup, ağzını kapayarak (üstelik bantlayarak..) bekletme, üzerine kovayla su dökme, yakındaki at çiftliğinin sahibini öldürüp Clara'nın bulunduğu odadaki dolabın içine koyma, (Clara kaçma girişiminde bulunurken..) sağ ayak parmağının üçünün yarısını kazma darbesiyle koparma, duşta şampuan yedirme, vajinasına şarap şişesi sokma gibi eylemler..

Ve fakat sonrasında ne oluyor, Clara Leo'nun psikolojik dinamiklerini adamın "scrapbook.."u aracılığıyla çözüyor.. Bundan sonraysa, işler tersine dönüyor: Her insanda hem sadist hem de mazoşist öğelerin bir arada bulunduğunu bilen bizler (splitting sağolsun..), Leo'nun başına neler geleceğini tahmin edebiliyoruz..

Film, Leo'nun "bu.." hale gelmesini başındaki flashbackle açıklıyor: Leo'nun ablası, Leo'yu tahrik ederken, abisi bunları basıyor, bastığı yetmezmiş gibi, Leo'ya tecavüz ediyor-
Fazla kaba/ilkel ve yüzeysel bulmakla birlikte, film için işlevsel olduğunu da kabul etmek gerekiyor..

Ayrıca Leo'nun scrapbookundan da bahsetmek gerek: Kendisi "belgelemek.." zorunda hissediyor kendini: Kurbanlarının hepsinini fotoğrafını, videosunu çekiyor, onlara notlar yazdırıyor (Clara'nın ilk notu süfer bu arada..), bunlar olmazsa o eylemler adeta hiç olmamış gibi hissetmesi sanırım onu bu şekilde davranmaya itiyor-
bu noktadan medya eleştirisine kapı açılabilirmiş gibi durmasına rağmen, filme zorlama bi alt-metin eklemlendirme çabası içerisine girmiş gibi de hissedebilirsiniz kendinizi-
ben hissettim misal şu an..

Gelelim göndermelere: ahah, açıkçası bikaç sahneyi, bikaç sahneye fazlasıyla benzettim, Clara'nın kaçma girişimi sırasında jaluzileri koparmaya çalışırken düştüğü mizansen, aynen Suspiria'dan alınmış-
tek fark, Clara'nın boynu kesilmiyor..
Arada bi giren "sanatsal.." sahnelerse (güneş olur, kuş yuvası olur, ağaç gövdeleri olur..) Nekromantik'i de andırmıyo diil..
Tabii ki, bahsetmemiz gereken bi diğer noktaysa, filmin finalinde kurbanın cellata dönüşmesi durumu: B-film klişesi, eheh-
güldüğüme bakmayın, tarantino bile son iki filmdir, bu klişeden ekmek yiyor..

Güzel bi film.. Bence tabii-
nedense belirtme gereği duydum.. Bi anda, böyle..

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...
 
Creative Commons License
This work is licensed under a Creative Commons Attribution-NoDerivs 3.0 Unported License.