Lat Den Ratte Komma In




[bu seneki iif'de izlediğim ilk film olmuştu bu film: güzel bi açılış yapmıştık..]

Şiddetin gösterilmediği zaman çok daha etkileyici olduğunu kim bilir kaçıncı kez ortaya seren, süfer bi film Lat Den Ratte Komma In: Yani bu bağlamda Saw türü bissürü film çeken yönetmene de izletilmesi gerekiyor..
neysse,, Oskar'ın yaşantısı, onunla benzer duyguları yaşayan/dönemden geçenleri hemen avucunun içine alıyor, filmin en büyük artılarından biri, birisi bu.. Sonrasında vampir mitinden beslenen, merkezdeki aşk öyküsü, araya sıkıştırdığı İsveç aile-toplumuna dair tespitleri, pedofil gibi görünen (ama bence olmayan..) bi ilişki, görsel stili vs..si filan, oldukça tatminkar düzeyde..

ve fakat özellikle değinmek istediğim bikaç nokta var:
i) Eli'nin Oskar'la tanıştığı sahne oldukça ilginç: Hakan, bi genci öldürmek için gittiğinde eli de (muhtemelen camdan gözlediği..) bahçede meydan okuma rpsi yapan Oskar'la konuşmaya başlıyor: Ve fakat ona "ben arkadaşın olamam.." deyip, geri dönüyor.. Ertesi akşam Hakan Eli'ye kan getiremediği için -yeniden, Oskar'la konuşmaya başlıyor: Buradan şöyle bişiiye ulaşıyorum ben: Eli, Oskar'ı "seçti..", yani arkadaş/aşık olma süreci öyle kendiliğinden gelişmedi-
meydan okuma rpsi eli'ye fikir vermesi bakımından yerinde bi tercih: Kaldı ki, Eli, Oskar'ı bu tür şiddet eylemlerinden korkmaması yönünde sürekli destekliyor..
ii) Filmde fecii bi gözetleme bi durumu var: Eli ve Hakan'ın apartmana taşınmalarını Oskar ve Lacke'nin gözetlemesi, Oskar dersteyken sınıf penceresinin ardından bakan kişi (kim olduğunu çözemedim, ama Conny'nin ekibindeki çocuklardan biri, birisi sanırım..), cinayeti Jocke'nin gözetlemesi, Hakan'ın Eli ve Oskar'ı gözetlemesi, Oskar'ın Eli ve Hakan'ın evini dinlemesi, Oskar'ın Eli'nin cinsel organı olmadığını görmesi vs..
iii) Hakan-Eli ilişkisi: Eli, hastaneye gittiğinde her ne kadar "babamı arıyorum.." dese de, 200 yaşındaki bi vampir için fazla "genç.." bi baba Hakan.. SÜfer bi veda öpücüğüyle Hakan, Eli'nin hayatından çıkıyor: Eli'yse, Hakan'ın ölümünden sonra, Oskar'ın yanına gidiyor.. Film, her ne kadar Hakan-Eli ilişkisi hakkında açık şeyler söylemese de, Hakan'ın her şeyini feda edecek kadar Eli'yi sevdiğini görüyoruz: Buradan Hakan'ın pedofil olduğunu çıkarmak mümkün ve fakat bu fazlasıyla yüzeysel bi yorum olur: Onun da (Oskar gibi..) Eli'yle küçük yaşlarda tanıştığını ve ondan vazgeçemediğini düşündüğümüzde ortadaki ilişkinin boyutu değişiyor..
iv) Eli, cinsiyet/sizliğ../i konusunda oldukça ipucu veriyor: Oskar'a "benden hoşlanıyor musun??" diye sorduğunda aldığı cevap üzerine "kız olmasaydım benden yine de hoşlanır mıydın??" diye soruyor, o da "sanırım.." diyor.. Oskar çıkma teklif ettiğinde "ben kız diilim.." diyor.. Oskar sorusunu yinelediğindeyse "her şey eskisi gibi kalsa olmaz mı??" diyor.. ve Oskar, onu giyinirken gözetlediğinde cinsel organı olmadığını görüyor.. Ona karşı hisleri hiçbi şekilde değişmiyor-
ne de güzel oluyor-
yönetmen o hadım edilme sahnesini çekmiş, flashback olarak filmde yer alacakmış ve fakat daha sonra çıkarmışlar..
v) Eli'nin içeri davet edilmediği ve kanadığı sahnede Eli'nin Oskar'ın gözlerinin kapalı olmasını fırsat bilerek yaşlı haline dönüştüğü/göründüğü bi an var: "Kısa süreliğine ben ol.." dedikten hemmen sonra Oskar gözünü açıyor ve eli 12 yaşındaki haline dönüyor: Eli'nin vampir kalmak istemediğini ve aslında ne kadar yorulduğunu gördüğüm bu sahnede içime bişii oturdu..

Mutlu sonnla bitse de, can yakıcı aşk filmlerinden biri, birisi.. dehşet güzel bişii..

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...
 
Creative Commons License
This work is licensed under a Creative Commons Attribution-NoDerivs 3.0 Unported License.