Üçlemenin Geri Kalan Parçaları: Eating Out ve Eating Out: All You Can Eat



[Geçmiş zaman olur ki..]

Q. Allan Brocka'nın yönettiği '04 yapımı filmi Eating Out, gay sineması adına bir ilki gerçekleştirmesiyle akıllara kazınıp ufak bir külte dönüşmüştü: Devamı çekilen ilk gay filmi.. Ne zamandır aklımda yoktu bu film, ta ki üçüncüsünün de yıllar önce çekildiğini öğrenene kadar.. Yani Eating Out, hem devam filmi, hem de bir üçleme oluşuyla gay sineması bağlamında sinema tarihindeki yerini almış durumda.. Bense Eating Out: Sloppy Seconds'ı izlemiştim ilk, hatta filmi blogda yazarken de "selefi izlenmemiş bir devam filmi.." olarak tanımlamıştım..

Filmin hikayesiyse kısaca şöyle: Kyle ve Caleb aynı evde yaşayan arkadaşlar, Kyle gay, Caleb'sa str8.. Tiffani'yle 24 gün çıkmasına rağmen sevişemeden ayrılması akabinde abayı Gwen'e yakınca umutsuz bir duruma düşüyor, zira ablamız gaylerle takılan bir yapıya sahip.. Kızı götürmek için gay taklidi yapması başına bir iş açıyor: Filmin arzu nesnesi Marc'la buluşan Caleb, geceyi Marc'ın ona oral seks yapmasıyla geçirip, üzerine de Gwen'le takılıyor.. Sonra işler karışıyor ve film aşkın kazandığı bir modda bitiyor..

Aşkın cinsiyetinin olmadığını, olmasına da gerek olmadığını gayet güzel, üstelik bir eğlenceli bir şekilde anlatıyor film, daha ne olsun??




Üçlemenin son parçası All You Can Eat'se '09 yapımı: Yönetmeniyse Glenn Gaylord.. Film, Mark ve Kyle'ın cenaze töreniyle açılıyor-
"Oyuncuları bu süprüntüde oynamaya ikna edemedik.." demenin başka bir yolu-
gerçi, öncesinde dehşet güzellikte bir açılış sahnesi var, ancak ondan bahsetmeyeyim.. Bu sahneyle beklentimiz artsa da, film -her anlamda, çuvallamaya başlıyor..

Hikayesi kısaca şöyle: Helen'in yanına yeğeni Casey taşınıp, Tiffani'nin (ekipten geriye kalan tek kişi..) manikür/pedikür salonunda çalışmaya başlar, semtin gay derneği için gönüllü olan Casey, Zack'ten etkilenir, ikili Zack'i etkilemek için nette fake bir profil açar ve Casey, Zack'i kendine aşık eder, ve fakat işe bakın ki fake profil için kullandıkları avatarın sahibi (Tiffani'nin exi..) kanlı canlı ortaya çıkınca işler sarpa sarar, finalde aşk kazanır yine..

İlk film ışığında ilerleyen filmi sevmedim bile, bundaki asıl paysa igğrenç adamlardı-
belki Ryan'a biraz şans tanıyabilirim, ancak hakikaten hiçbir göz zevki sunmamaları kötüydü.. Grup sahnesi keşke daha atraksiyonlu olsaydı..

Gelelim üçlemeye: Her ne kadar "feel good movie.." olsalar da, filmlerin zaman zaman fazlasıyla ütopik noktalara kaydığını belirtmek gerekiyor-
ilk filmdeki aile, son filmdeki Ryan'ın davranışları vs..
Bunun dışında bazı gaylerde -hep, olan "str8 fantezisi.." tüm filmlerin üzerine sinmiş durumda, hatta film her str8leri gaylerle etkileşime sokarak "niye doğamızı inkar ediyoruz??" moduna geçse de, beri yandan bahsettiğim str8 fantezisini her filmde kullanmasıyla da bir pazarlama taktiği güdüyor..

En azından mizahı için üçlemeye bir şans tanınması gerektiğini düşünüyorum..



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...
 
Creative Commons License
This work is licensed under a Creative Commons Attribution-NoDerivs 3.0 Unported License.