Sürü


'79 yapımı Zeki Ökten'in yönettiği Sürü, senaryosunu Yılmaz Güney'in yazdığı ve bir toplumun kesitini çıkaran kimi zaman oldukça etkileyici olabilen bir film..

Hikayesi şöyle: Vesikan ve Halilan aşiretleri arasındaki kan davasının bitmesi için düşman iki aşiretin birbirini seven iki genci Şivan ve Berivan evlenirler.. İlk çocukları doğum sırasında, ikinci çocukları düşük sebebiyle, üçüncü çocukları da doğumdan sonra ölür.. Bu durumun altında bit yeniği arayan Hamo Ağa, Berivan'a düşman olur ve barış bozulur.. Henüz 18 yaşında olan Berivan ise yaşadığı üç hamilelik, üç ölüm sebebiyle son bir senedir kocası dahil kimseyle konuşmaz.. Vesikan aşiretinin sahip olduğu 370 koyunun Kurban Bayramı için Ankara'ya götürülmesi de gerekmekte bir yandan: Şivan ve Berivan için bu aşiretten ayrılmak için de iyi bir fırsattır.. Yola çıkarlar ve Ankara'ya ulaşırlar, yol boyu başlarına gelmedik şey kalmamış gibi, Berivan'ın hastalığı da giderek kötüleşmektedir ve gencecik kadın bir gece ölür.. Şivan adam öldürmeden hapse girer, Sülo babasını yarı yolda bırakır, Hamo Ağa Ankara'da tek başına kalır..

Parçalanan bir aile portresi sunan film, bunu Türkiye'nin geçirdiği dönüşüm bağlamında adeta sosyolojik bir çerçevede ele alıyor: Siirt'te hayvancılıkla geçinen göçebe aşiret, son derece ataerkil bir yapıya sahip: Baba, mutlak otoritenin kaynağı ve iktidarı elinde tutuyor, kadınları geçtim, kendi erkek çocuklarının bile söz hakkı yok: Berivan örneğinde olduğu gibi 13-14 yaşlarındaki kızlar eş olarak alınıyor, Sülo örneğinde gördüğümüz gibi de yaşları daha 16-17 olan erkek çocuklar evlendiriliyor.. Kendi dışa kapalı kültürlerinde belki yaşamlarını devam ettirebiliyorlar, ancak sistem onların yaşam alanlarını tehdit etmeye başlıyor: Hayvanlarını parayla otlattıkları meralar, traktörün devreye girmesiyle tarım alanlarına dönüştürülüyor yavaş yavaş.. Tek para kazanma yolları olan koyun satışını ne kadar fazla yapabilirlerse kışı da o kadar rahat geçireceklerinin farkında oldukları için satacaklarından 170 fazla koyunla yola çıkıyorlar.. Ancak rüşvetlerini beğenmeyen makinistler, daha önceden böcek ilacı taşınmış vagonlar, hırsızlar hayvanları öldürüyor-
bu arada filmde bunca koyunun boğazlarının kesilerek öldürülmelerine tanık olmak hiç de hoş değil..
Şehre indiklerinde başka hayalleri olan Sülo babasını terk ediyor, Berivan'ın ölümüyle yıkılan Şivan hapse giriyor-
sara hastası olan diğer kardeşe ne oldu, bilmiyoruz: Zira filmin ortalarında ortadan kayboluyor-
senaryodan ya da kurgudan kaynaklanan bir sorun sanırım bu..

Kültür de değişiyor, kan davasını eski jenerasyon ve öyle yetiştirilmiş yeniler sürdürmekte kararlı olsa da, her iki aşirette de, bunun bir çözüm olmadığının ve bitirmek için çaba harcayan kişiler var: Ancak her çabaları aynı duvara gelip çarpıyor: Ataerkil otorite ve intikam duygusuna.. Kültür de değişiyor, trende geçen uzun yol sahnelerindeki birbirinden bağımsız olaylar bunun işaretleri.. Sülo bu değişimin farkında olduğu için babasını (eşini) bırakıp gidiyor, Ankara'da büyük bir zevkle daireyi tanıtan Şivan'ın arkadaşı daha önceden bu değişime ayak uydurmuş..

Şivan'ınsa tek istediği karısının iyi olması, onunla konuşması.. Ancak üzerindeki kimi zaman işkenceye varan psikolojik baskı, onu dilsiz bırakmış: Aslında bir meydan okuma.. Birbirini seven çift, bu baskılara ne kadar dayanmaya çalışsalar da, olmuyor: Biri mezara, biri hapse giriyor..

Melike Demirağ sadece bedenini kullanarak çok çok etkileyici bir performans ortaya koyuyor, Tarık Akan da son derece başarılı, kimi zaman overactinge kaysa da Tuncel Kurtiz de..

Aslında şu haliyle bile son derece politik olan film, kimi zaman doğrudan mesaj verme kaygısı taşıdığında etkisini düşürüyor: Halkımıza bildirisini okuyan gencin öldürülmesini belki topluma dair, gelecek darbenin ayak sesleri olarak okuyabiliriz, ya da türkü söylediği için tutuklanan müzisyeni, ancak Ankara'daki didaktik çocuk filme yarardan çok zarar veriyor, zira söylemi tüm film düşünüldüğünde havada kalıyor..



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...
 
Creative Commons License
This work is licensed under a Creative Commons Attribution-NoDerivs 3.0 Unported License.