South Park: Bigger Longer & Uncut


'99 yapımı Trey Parker filmi South Park, adında da belirtildiği üzere kült dizinin "daha bir.." hali.. Oldukça da başarılı.. Delicesine komik..

Hikayesi şu şekilde: Bizim çocuklar Terrance ve Philip'in filmini izledikten sonra kendilerinden geçip, küfürlü konuşmaya başlarlar.. Anneleri Sheila'nın önderliğinde zıvanadan çıkar, Terrance ve Philip'i yakalayıp idam ettirmek için hazırlanırlar, Amerika'yla Kanada savaş hazırlıkları yapar, ölen Kenny cehennemde Şeytan için adeta çift terapistliği yapar, ve film mutlu bir finalle biter: Tabii, öncesinde bir ders alınması gerekiyordur..

Filmin temel meselesi, haliyle sansür-
amerika'da R'la "ödüllendirildiğini.." de hatırlatalım yeri gelmişken: Hatta Terrance ve Philip'i kendine-göndermeli bir şekilde işletiyor South Park: Zira, aynı protestolarla kendisi de çok sık karşılaşıyor.. Arada başka ironiler de yok değil hani: Çocukları koruma amacını ırkçılığa değin taşıyabilen Sheila gibi, politically correct takılmaya bayılan kesim de South Park'a kötü, ırkçı vs.. gibi sebeplerle nefret kusuyor-
konservatif kesime hiç girmiyorum..
Filmse, vermek istediği mesajı, hiçbir yan yola sapmadan (belki zaman zaman grotesk bir boyuta taşıyor ama..) olduğu gibi veriyor..
Filmde Amerikan tv/film endüstrisine ilişkin en temel tespit ışıl ışıl parlıyor: "Küfür yoksa, en sert şiddete bile evet.." Küfre (biraz daha yumuşatırsak eğer..) kötü söze karşı olan bu önyargının (ve sonradan cılkı çıkan politically correct anlayışın..) Amerika'nın geçmişiyle de ilgisi var: Azınlıklara karşı olan tutumunu adeta unutan toplum, yüzyılın son yarısından itibaren, adeta hafızasız bir şekilde kitsch bir hoşgörü dünyasını pazarlıyor.. İşin cancanlı kısmı da burası, dışarıya ihraç edilen bu Amerika imgesinin, aslında öyle olmadığını da biliyorduk da, South Park, bu konuda adeta bir mihenk taşı görevi görüyor..
Çıkardığı toplum kesiti (dediğim gibi, işin komedi kısmını öne çıkarmak için bazen fazla abartsa da..) üç aşağı beş yukarı aynı: Cahil ve kör..

Ben dizi bölümlerini daha çok sevsem de, film de oldukça güzel: Ancak, dizisine fark attığı tek yanı var: Olağanüstü müzikleri..

*: A Clockwork Orange temasını da unutmamak lazım..

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...
 
Creative Commons License
This work is licensed under a Creative Commons Attribution-NoDerivs 3.0 Unported License.