Moulin Rouge


'01 yapımı Moulin Rouge gösterimdeyken, ortalığı birbirine katmıştı, "müzikal dirildi.." gibisinden şeyler hatırlıyorum hatta.. Ve fakat, nedense bu filmi, çok da sevemedim ben.. Bikaç kere izlemiş olmama, o müthiş grotesk havasına/aurasına rağmen..

Biçim-içerik ya da teknik açısından hiçbi sorunu yok Moulin Rouge'un.. Klişe içeriğini postmodernliğin cümbüşüyle ters-yüz eden filmin bence en temel sorunu kimyası.. Nicole Kidman ne kadar çabalasa da, rolün içine girememiş gibi bi intiba bırakıyor.. Diğer karakterler için de aynı şeyleri söyleyebilirim-
ewan hariç tabii, eheh..

neysse,, hikayesi şu: 1900'de Paris'teki ünlü Moulin Rouge gösterilerinden biri, birisinin hazırlanma aşamasıyla bi aşk hikayesini paralel anlatıyor film: Satine, pavyonun prima donnası.. Beş parasız yazarımız Christian'sa dünyayı kasıp kavuran bohem çılgınlığına kendini kaptırıp Paris'e yerleşiyor ve daha ilk günlerinde Moulin Rouge'la arasında köprü kuracak olaylar zinciri üst kattan odasına düşen bi adamla başlıyor.. Olağanüstü bi sese (ki, Ewan McGregor'un rol aldığı filmlerden buna aşinayız zaten..) ve yazma yeteneğine sahip olan Christian, tesadüf aracılığıyla Satine'le tanışıyor ve aynı gece Dük, sahnelenecek bu oyuna "olur.." veriyor.. Tabii, Satine ve Christian birbirine aşık oluyor, ve fakat sorunlar bi tane diil: Satine tüberküloz hastası, aynı zamanda Dük onu istiyor.. Oyun provaları dolayısıyla her ne kadar Dük'ü oyalamak mümkün gibi görünse de, yazılan oyunun sığ alegorisini Dük çözmekte gecikmiyor ve oyunun finalini değiştirmelerini istiyor..

Satine, Christian'dan ayrılıyor, zira, çocuun yaşaması onun Dük'le birlikte olmasına bağlı.. Çaresizce kabulleniyor Satine ve çocuu terk ediyor.. Çocuksa buna karşı çıkıyor, bi ara ümidi yıkılır gibi olsa da, finalde bi araya geliyorlar ve fakat Satine'in bedeni hastalığa yeniliyor.. Aşk kazanmasına rağmen, Christian kaybediyor..

Görsel açıdan film büyülese de, şarkılar için aynı şeyi söylemek çok zor hakkaten.. Smells Like Teen Spirit, Material Girl, Like A Virgin gibi şarkıların sampleları dikkatinizi çekiyor ancak.. Roxanne var tabii bi de, eheh..
Ewan muhteşemken, Nicole konusunda aynı şeyi söyleyemeyeceğim malesef: Ki, '01, onun kariyerinin zirvesi gibi bişiiydi: Aynı sene mamullerinden The Others'ta büyülenmiştim misal..

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...
 
Creative Commons License
This work is licensed under a Creative Commons Attribution-NoDerivs 3.0 Unported License.