Hanuman


'05 yapımı Milind Ukey ve V.G. Samant filmi Hanuman'ın, açıkçası 2 haftalık aradan sonra yazacağım ilk film olsun istemezdim, ancak bir sonraki film için yazmam gerektiğini düşündüm.. Ki, bu filmi de diğer film sayesinde keşfettim-
ve fakat alakaları bile yok, neysse,,

En ünlü Hint destanlarından Ramayana'yı merkeze alan film, Rama'dan çok, adını aldığı Hanuman üzerinde duruyor: Şiva'nın avatarlarından olan Hanuman, doğuyor, büyüyor ve Vişnu'nun avatarlarından Rama'nın Sita'yı kurtarmasında etkin bir rol oynuyor.. Ki, tanrı olduğundan fecii özelliklere de sahip: Güneş'e yolculuk yapabiliyor, Himalayalar'daki bir dağı taşıyabiliyor (ki, ohaa hakkaten..), kendi oğluyla savaşabiliyor vs.. Rama'ysa mavi renkli haliyle direkt Avatar'daki Jake'i (miydi??) akla getirse de, onun kadar karizmatik değil.. Bir de kötülük var tabii ki, Lanka'nın kralı Ravana.. Ravana Sita'yı kaçırdığı için Rama'yla arasında büyük bir savaş oluyor ve kazanan Rama oluyor..

Muhtemelen aslına mümkün olduğunca sadık kalmaya çalışmıştır Hanuman: Eseri okumadım ancak, repliklerde herhangi bir revizyon yapılmadığını iddia edebilirim: Zira, korkunçlar: Her şeyi açıklamalar, büyük ve köşeli şakalar, büyük ve iddialı meydan okumalar filan: Evet, bir epikte neler varsa, bunda da var: Ancak, işin bir de Bollywood ayağı var: ~90' süren film, 2.5 saatmiş gibi geliyor ve bitmiyor bitmiyor: Bitmiyor.. İzlerken ne kadar sıkıldığımı anlatmaya kelimeler yetmez sanırım..

Öncelikle film, fazlasıyla iki boyutlu: Karakterlerin tek bir özelliği var: Hanuman mesela, delicesine Rama'ya bağımlı/itaatkar biri, birisi: Bu uğurda kendi oğlunu bile gözü görmüyor (hem de yeni kavuştukları halde..), Sita'nın paha biçilemez hediyesini kabul etmek yerine, Rama'nın yanında kalmak istiyor vs.. Sita mesela, masum: Hatta öyle ki, masum olduğunu "kanıtlamak.." için, ateşe bile yürüyor.. Diğer karakterlerin durumu daha da beter.. İşte bu şematizasyon, sığ cümlelerle birleşip, üzerine de her şey ortada olmasına rağmen yine de açıklayan Hanuman'ın voice-overını eklediğimizde film, gerçekten zorlaşıyor..

Tabii, mevzu, filmin kökleriyle de alakalı biraz: Zira, film Hindistan'da oldukça başarılı olup, peşine devam filmini de takmış, hatta destanın kendisi (Slumdog Millionaire etkisi..) Hollywood tarafından da çekiliyor, ancak "bu.." film özelinde konuşursak, evrensel bir yanı olduğunu söylemek çok zor..
Tabii, mevzu, senin köklerinle de alakalı biraz: Alışık olmadığımız yüzler, hareketler, diyaloglar vs.. gördüğümüzde merak filan ederiz, işte yapınıza göre, korkar/nefret eder, ya da ilgilenir/seversiniz.. Bu filmse gayet büyük bir beklentiyle karşısına oturduğum halde, tüm kredisini ilk 5' içinde tüketti-
jenerik şarkısını sevmiştim halbuki..
Fazlasıyla yerel bir iş zira Hanuman.. Her bünye için ideal olmadığını özellikle belirtmem gerekiyor sanırım..

*: Sita'nın ateşe yürüdüğü sahne, Hanuman'ın koşulsuz itaati gibi sorguya/eleştiriye son derece açık temalar var, ancak hiç giresim yok..

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...
 
Creative Commons License
This work is licensed under a Creative Commons Attribution-NoDerivs 3.0 Unported License.