Monster


Patty Jenkins'im '03 yapımı filmi Monster, kadın seri katiller üzerine yapılmış az sayıdaki filmlerden biri, birisi.. Aileen Wournos'ın Tyria'yla tanışıp, öldürmeye başlamasını ve idamını anlatıyor..

Aileen Wournos'ın zor bi hayatı var, babasını hiç tanımamış (zira, onun da suç geçmişi var..), annesi onu terk etmiş, 13 yaşında tecavüze uğramış ve hamile kalmış-
filmde 8 yaşındayken babasının arkadaşı tarafından tecavüze uğradığı bilgisi de geçiyor ancak, bu bilginin doğruluğundan emin diilim: Çoğu kaynakta böyle bi bilgi yok..
Aileen 20 yaşında evlenip boşanıyor, biçok defa tutuklanıyor filan.. Ve fahişelikle para kazanmaya başlıyor.. Tyria'yla tanışıyor ve kendisine tecavüz etmek isteyen biri, birisini öldürerek de "seri katil kariyeri.."ne de başlıyor.. Ve '02'de idam ediliyor..

Film de daha çok Tyria (filmde Selby olarak geçiyor..) ile Aileen arasındaki aşka odaklanıyor.. Filmin Selby'yi oldukça ucuz ve şımarık göstermesini neye borçluyuz, açıkçası bilmiyorum: Mahkemede aleyhinde tanıklık yaptığı için sanırım.. Ancak, film, her ne kadar Aileen'in ilk cinayetini kendini korumayla açıklasa (ve bu doğru olsa da..), sonraki cinayetlerini Selby'nin bitmek bilmez isteklerini karşılamak için işlediğini söylüyor ki, bu noktada kaş yapayım derken göz çıkarıyor..

Aileen'in Tyria'yla tanışmadan ve öldürme eylemine bulaşmadan önce de hırsızlık yaptığı ve çeşitli defalar tutuklandığı ortadayken, filmin böylesi bi tutum takınması, açıkçası hiç hoş diil: Tyria, eet, belki itici bi güç olmuş olabilir, ancak bu, Aileen'in sırf onu mutlu etmek için öldürdüğü ve çaldığı şeklinde yorumlanmasına izin vermez.. Bu noktada, filmde Tyria'nın adının değiştirilmesi de oldukça manidar..

Filmin, Aileen'i "kurban.." olarak göstermesini makul karşılayabilirim: Ancak, "bu.." şekilde diil: Yaşadığı travmalara şöyle bi değinip, suçla iç içe olmasını es geçip, tüm suçu Tyria'nın üzerine atmak oldukça kolaycı bi yaklaşım zira: Bu açıdan, Selby'nin bi barda Aileen'in copy-cat halini sergilediği sahneyle, lunapark sahnesinin tamamen seyirciyi manipüle etmek için hazırlandıkları aşikar.. Ve filmin altını oyuyor-
monster belgesel diil, eet, ancak başında "based on a true story.." yazan bi kurmaca filmin de ayaklarının yere daha sağlam basması gerekiyor sanki..

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...
 
Creative Commons License
This work is licensed under a Creative Commons Attribution-NoDerivs 3.0 Unported License.