The Elephant Man


Film klasik olduğu için hakkında söylenmeyen pek bişii kalmamış olması kuvvetle muhtemel.. O yüzden kısa bi özet sonrası (gerçi özet, doğası gereği kısa oluyo ve fakat ben o konuda yeterince ii diilim..) sevdiğim yönlerine geçicem..

"The Elephant Man and Other Reminiscences.." kitabından ve The Elephant Man: A Study In Human Dignity.."'nin bi bölümünden uyarlanan filmin açılışını, John Merrick'in annesinin fillerin saldırısına uğraması yapıyor, Merrick doğuyor ve 21 yıl sonrasından film akmaya başlıyor: Merrick, "ucubeler.." sirkinde insanlara gösteriliyor, doktor Frederick de onu görmek istiyor.. Gördükten sonra muayene etme gerekçesiyle onu hastaneye götürüyor, Merrick'in kafatası çok büyük, vücudunda tümörler var ve sağ kolu işlevini yitirmiş durumda.. Bu sonuçlar Londra bilim dünyasına duyurulduktan sonra Merrick Bytes'ın yanına geri dönüyor ve fakat geç geldiği gerekçesiyle Bytes onu dövüyor.. Durumu kötüleşen Merrick yeniden hastaneye götürülüyor, Frederick Carr'ı ikna etmeye çalışıyo hastanede kalması için, ve fakat Carr'la görüşme anında Merrick çalışmadığı yerlerden soru gelince bocalıyor, Carr durumu anlıyor ve fakat sonradan aslında çekindiği için konuşmadığını anlıyoruz.. Hastanenin "gece bekçisi.." Merrick'in piyasa değerinin farkında olduğu için onu hala para karşılığı insanlara gösteriyor.. Merrick, gündüz sosyetenin geceyse halkın "gözdesi.." oluyor.. Ta ki, bi gece her şey şirazesinden çıkana kadar..

Yeniden sirke geri dönen Merrick, ilk "gösteri.."sinde yere yığılıyor, sirkteki diğer kişilerin yardımıyla Londra'ya geri dönüyor ve kendini gerçekleştirdikten sonra uykuya dalıyor..

1820lerden sonraki bi dönemde geçen filmin dönem atmosferi oluşturma ve görsel stili muhteşem..
İngiliz aksanı da..
Oyunculuklar da: Anthony Hopkins'ten (ki, müthiş karizmatik..), başhemşire Wendy Hiller'a, John Hurt'ten Bytes rolündeki Freddie Jones'a kadar tüm ekip döktürüyor..
Müzikleri de..

Filmdeki kilit sahne, Frederick'le başhemşire arasında geçen tartışma: Her ne kadar sonradan Frederick bunu çok az düşünse de, aslında Bytes'la aynı: İkisi de Merrick'in deformasyonunu kendi çıkarları için kullanıyor: İkisi de bu işten para kazanıp, isim yapıyorlar.. Frederick'in çabasını mazur görmeye daha yatkın olsak da, Merrick'in hiçbi şekilde iileşemeyeceğini biliyoruz.. Merrick de biliyor bunu, sadece daha ii hissediyor kendini, sosyetedeki insanların sırf "başka arkadaşlarına anlatmak için.." onunla görüşüyor olmalarını umursamıyor (görünüyor..), katedral maketini yapmaya devam ediyor.. Ama çok da farklı diil durumu öncekine göre..
"The fruit of the original sin.." yazıyo sirkin girişinde..
"Arkadaşım.." diyor her seferinde Frederick'e, onun ağzındansa böyle bi hitabı hiç duymuyoruz..
Ne kadar yaralayıcı olabilir ki bu, tek isteğin "normal.." insanlar gibi uyumak olunca??

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...
 
Creative Commons License
This work is licensed under a Creative Commons Attribution-NoDerivs 3.0 Unported License.